Bir süredir STK’lar ile ilgili yaptığım çalışmalardan kazandığım deneyimler bana gösterdi ki özellikle ülkemizde dernek ve vakıfların çoğu ne yazık ki amacına uygun hizmet edememekte. Buna genelde, şartların oluşamaması hali sebep oluyor.
Duyarlılıkları olan insanlarla çalışmak, onlar için strateji ve program oluşturmak zevk alarak yaptığım bir iş. Fakat yeni stratejileri sürdürülebilir kaynaklarla ve düzenli fayda sağlayabilecek şekilde kurgulamanın daha akılcı bir yaklaşım olacağına inanıyorum. Böylelikle maddi manevi, az ya da çok hiç bir emek ziyan olmayacaktır.
Bu bakış açısını benimseyen kendilerine göre bir sistem kuran Koala Kitap güzel bir örnek. Benimsedikleri felsefe çok gerçekçi yol gösterici.
Peki Nedir Koala Felsefesi ?
“İnsan özünde iyi bir varlıktır. Başkalarının acı çekmesini istemez ancak gözü görmediği sürece yardım etmesi gerektiğinin farkındalığına ulaşamaz. Dernek ve vakıflar -birçok fayda yaratmalarına rağmen- acıları yeterince görme farkındalığına ulaşamayacak olan büyük çoğunluğun desteğinden uzaktırlar. Bu nedenle bağış kaynaklarına ulaşmakta zorlanırlar. Hatta çoğunlukla ulaşsalar bile bürokratik maliyetleri nedeniyle esnekliklerini bir süre sonra kaybederek birkaç motive insanın kısa vadeli çabalarıyla ilerlerler. Ayrıca kâr amaçlı olmayan kurumlar sonuç odaklı olmaktan uzaktırlar. Bu nedenle dünyanın en fazla kaynağa sahip kuruluşları dernekler ve vakıflar gibi kâr amaçlı olmayan kuruluşlar değildir. En fazla kaynağa sahip olanlar orta çağdan beri şirketler olmuşlardır.
Bu nedenle iyiliğin finansmanı kâr amaçlı şirketler tarafından gerçekleştirilmelidir. Kâr amaçlı kurumlar sosyal amaçla birleştiklerinde ve doğru girişimci yeteneklere sahip insanlar tarafından yönetildiğinde çok büyük ve güçlü kaynaklara erişilebilir. Kitap Koala kâr amaçlı bir kurumdur sadece kârı sokak hayvanlarının tedavisine gitmektedir. Normal şirketlerde kâr, ortakların portföyüne dahil olurken Kitap Koala’da sokak hayvanlarının portföyüne dahil olur. Bu nedenle Kitap Koala’nın yönetim kurulu ortakları, sokak hayvanlarıdır.
Sistemin ana amaçlarından bir diğeri başka firmaları da benzeri iş modeli kurmaya özendirmektir.”
(*Merak edenler için not: Kitap Koala’nın ilk finansmanı ve kredi finansmanı Sola Unitas Akademi tarafından karşılanmış. Sola Unitas Akademi, yayıncılık ve eğitim alanlarında çalışan bir ticaret şirket. Kitap Koala hakkında detaylı bilgiye sahip olmak için burayı ziyaret edebilirsiniz.)
Özetle; Türkiye tam bir dernek/ vakıf çöplüğü. Bağış toplamak, sponsor bulmak zor. Dahası destekçiler genelde kendini sizin sahibiniz sanıp kendisine hizmet etmenizi bekler. Bir de bağışların gerçekten gitmesi gereken adreslere gidip gitmediği genelde muammadır. Yani süreci sağlıklı yönetmek çok ama çok zordur. Bunlara bir yenisini eklemek yerine finanse edebileceğiniz bir iyilik şirketi kurmak çok daha doğru olacaktır diye düşünüyorum. Sevindirici olan şu ki artık bu bilinç artmaya başladı. Aksi halde deneyimleyen ve şahit olan biri olarak söylüyorum; dernek kurmak ya da var olanlara dahil olmak istiyorsanız muhtemelen hevesiniz kursağınızda kalacak ve pek çok emeğiniz heba olacak, bilin.
Bir cevap yazın